29 Aralık 2013 Pazar

YOĞURTLU SEMİZOTU VE SALATALIKLI CACIK

Bu tarifim,arşivden 1-2 ay önceden kalma ):pazar tezgahlarında, hala taze
semizotu bulmak mümkün bu sebeple yayımlamaya değer gördüm:)Yeni yıl sofranız için ,enfes çeşitlerden biri olabilir. Geçen yıl tavuk ve hindi etine alternatif  " Kuzu Tandır" hazırlamıştım, yardımcı yemek ise "Şeriyeli Pilavdı" veya "Nohutlu Pilav"neden olmasın:)  "Domatesli Bulgur pilavı"da ,kuzu tandıra çok yakışır. Semizotu bulamazsanız,örneğin;enfes lezzetlerden "Susuz  Cacık"hazırlayabilirsiniz.Aslında ,sofrada çok çeşit yemek olmasından ziyade az çeşit ve dengeli olmasından yanayım her zaman:)link verdiğim, lezzetlerden bir derleme hazırlayıp bir de "Zeytinyağlı Sebze"ilave etmeniz gerçekten yetecektir:) Tatlı olarak,illa ki "Sütlü veya Çikolatalı"olmalı,ne dersiniz:))Bir sonraki  tarifimde, yine seçenekler sunmaya devam edeceğim:)Sağlıklı,huzurlu haftalar dilerim,görüşmek üzere... 
Malzemeler:

1/2 demet semizotu
1 orta boy salatalık
1 çorba kasesi yoğurt
1-2 diş sarımsak

Hazırlanması:
Ayıklanmış yıkanmış semizotunu, büyükçe bir kaseye dökün.Salatalığın kabuklarını alaca soyun ve küp küp doğrayın , semizotların üzerine ilave edin.Yoğurdun üzerine sarımsakları rendeleyin,yeterince tuz ile tatlandırın.Sarımsaklı yoğurdu, semizotu ve salatalık karışımının üzerine dökün.Kıvamını kendi damak zevkinize göre  ayarlayın.Servis edeceğiniz tasa dökün ve servis edin.
Afiyet Olsun...

24 Aralık 2013 Salı

MEZE MEZE TERAS

 Tüm takipçilerime sağlıklı ,huzurlu haftalar dilerim.Geçen hafta beni Twitterden
 takip edenler bilirler çok zarıf bir davetiye geldiğini:)evet efenim ,Bernam davet etmişti.Bu defa eşleriniz ile birlikte geliniz diyordu:) sanal dünyanın tamamen dışında kalmakta ısrar eden sevgili eşimi ikna etmek elbette zor oldu,"#Eşim ile gece gezmelerini unutmuşum"heyşteng'i çok başarılı oldu, sonuç ise iyiydi:))) istanbul trafiği malum, bir de davet hafta içi günlerden birine de rastlayınca,
vasıta ile gitmenin daha uygun olacağını düşündük  ancak yarım saat gecikmeli olarak vardık mekana.Açılışı kaçırdık elbette):gün içinde telefon trafiği yaptığımız dostlarımız yerlerini almışlar bizleri bekliyorlardı.Meze meze teras taksim'de City  Center Otel'in en üst katında, terasında  kurulmuş bir mekan.Manzarasını  görmeniz ,yaşamanız lazım  ,yukarıdaki fotoğraf duygularımı anlatmaya yeterlimi bilmem:)Asansör ile çıkınca, mekanın  antresine geliyorsunuz. Bernam , burada her zaman ki şıklığı ile  sıcacık karşıladı bizi :)kısacık giriş koridorunu geçince,150 kişilik salonu görüyorsunuz, sağ tarafta  ise çok büyük" meze odası "yapılmış  153 çeşit meze bu oda da sergilenmiş ,bir kısmında ise tazeliğini kaybetmemesi için buzlar içinde "Deniz Ürünleri "  beklemekte.Ayrıca, mezeler soğutmalı tezgahın üzerinde sergileniyor,uzun süre bekleme kısmında bozulmasını önler nitelikte,harika düşünülmüş. 
(Yukarıdaki fotoğraf,meze odasından bir  bölüm:)
İşte bu şekilde dizayn edilmiş, meze meze terasın konsepti.O, geceye özgü hazırlanmış bir şey değil.Yani siz,eşiniz,arkadaşınız ile mekana geldiğinizde önce bu meze odasına şef garsonla beraber geliyorsunuz, hangi çeşit meze istiyorsanız seçiyorsunuz daha da ileri giderek seçtiğiniz bir lezzetin üzerine de ne isterseniz ilave ettiriyorsunuz veya çıkartıyorsunuz.Tamamen kendi lezzetinizi kendiniz oluşturuyorsunuz.İçecekleriniz dahil deniz ürünlerinden oluşan ızgara tabağınız ve mezeleriniz ortalama bir kişi 125.00 tl. oluyor.Fiyatı ,aldığınız mezeler  dahilinde, azaltabiliyorsunuz da.Sadece tek yapmanız gereken rezervasyon yaptırmanız.Sabah 07-10 aralığında kahvaltı ile başlayan mekan,öğlen alakart ve akşam mezeler ile devam ediyor ve Ocak ayından itibaren ise pazar günleri brunch hizmeti verecekler, hemde her ürünü kendi yöresinden bulup getirerek  sunacaklarmış bu harika mekanda.
Meze meze teras'ın yaratıcısı Serkan Can'dan ,bahsetmeden olmaz  elbette :),babası da  şef  olan Serkan bey, baba mesleğinin ayrılmaz kısmı olan,işletmecilik yapıyormuş.Tüm misafirlerine "Hoş Geldiniz "konuşmasından  satır başları şöyleydi ;Meze meze teras'ı ,kuruncaya kadar çok popüler mekanlarda da işmetcilik yapan Serkan bey, değişik bir şeyler yapma ,ezber bozma niyetli, genç bir girişimci.Konu ile projelerinin hepsini uygulamış,  muhteşem üstü işler çıkarmış doğrusu.Daha sonra bizim bulunduğumuz masamıza gelerek de sohbet ettiğimiz, sorularımızı sorduğumuz ,serkan bey gerçekten çok çalışkan.Hayalleri bitmemiş,serkan bey anlatırken heycanlanmamak ne mümkün:) Ne diyelim,başarı dolu projeleri,hayalleri  devam etsin,yolu açık,bereketli kazançları olsun..
Birazda mezelerin lezzetinden bahsetmek isterim,Türk,yunan ve ermeni mutfağından mezeler sunuyorlar.Portföyleri 780 çeşit mezeyi barındırıyor
Her gün, 50 çeşit meze ile çalıştıkları için ancak kura yöntemi ile mezeleri belirliyorlarmış.Harika bir yöntem doğrusu:)Şimdiye kadar yediğim en güzel Ahtapot ızgara,Kalamar dolması,soslu Kum midyesi,kabak tempura ,yunan cacık,hamsi marine Fotoğraflarda olmayan ızgara çinekop ve barbun balığı daha niceleri:)yani bir çatal değil, hepsini sildik süpürdük:)çok lezzetlilerdi:))
Yukarıdaki fotoğrafta  Ahtapot ızgara görüyorsunuz...
Yukarıdaki fotoğrafta kalamar dolmasını görüyorsunuz...
Yukarıdaki fotoğrafta kum midyesini görüyorsunuz...
Yukarıdaki fotoğrafta Marine edilmiş Hamsi görüyorsunuz...
Ve bu kadar enfes lezzetlerin mimarlarını ,mutfağın  lezzet sihirbazlarını tebrik etmeden olmazdı elbette:)yunanlı şef, "Statis Dapiapis" tüm Deniz Ürünleri ve ege otlarını hazırlamış, ellerine sağlık olsun.Final de ise,tam bir altın vuruş yaparcasına, enfes lezzetli ve kıvamlı"Çikolatalı Sufle"ile kapanışı yaptık.Gönüllerimiz şen ,ağzımızın tadı ile muhteşem geceyi tekrarlamak için sözler verdik,aldık:)) İşte böyle," Ufak bir mola ,hayatın yükünü taşımaya yetti:)Bu keyifli gece de, emeği geçen 0101 Digital and social,Bernam'a,Serkan Can bey'e ve çalışanlara sonsuz teşekkür ederim.Yolunuz  açık olsun meze meze teras...
 Meze meze teras'ın sosyal medya hesaplarını da yakından takip edebilirsiniz ,Buyrun...
https://www.facebook.com/MezeMezeTeras
https://twitter.com/mezemezeteras
Adres ise:
Siraselviler Cad. Billurcu Sok. Billurcı Cikmazı No:1 Taksim, Beyoglu, 34433 İstanbul

17 Aralık 2013 Salı

DOMATES SOSLU BİBER

Tüm takipçilerime  sevgilerimi gönderiyorum.Her zaman,"her işin başı,sağlık deriz"
 hakikaten,çok doğru bir laf arkadaşlar.Yeter ki iyi niyetli olalım, yeter ki güzel gönüllü olalım çözülmeyen hiç bir problem olamaz.Ama sağlık öyle mi? kendimize göre ufak tefek hastalıkları göz ardı ediyoruz malesef):hastalığın küçüğü, büyüğü olmaz): lütfen, hastalanmadan tedbirimizi alalım ki sorunu büyütmeden şifa bulalım değil mi?İşte,konunun hassasiyetinden de anladığınız gibi bu hafta benim rutin kontrollerim var umarım her şey yolunda gider de,bende mutlu, mutlu blogumu güncellemeye devam ederim:)Bugün  tarifini vereceğim "Domates Soslu Biber'i"şiddetle önereceğim zira hazırlaması çok pratik ve lezzetli.Daha önce sebzeleri Fırında kızartmıştım hatırlarsınız, bu tarifte ise sadece biber kullanıyoruz, üstelik her çeşit biber ile de hazırlayabilirsiniz.Tarifime geçmeden önce günleriniz,sağlıklı,huzurlu geçsin umduğunuz güzelliklerle karşılaşın.Görüşmek üzere... 
 Malzemeler:
1/2 kg sivri veya çarliston biber
2-3 yemek kaşığı zeytinyağ
tuz
Hazırlanması:
Biberleri yıkayıp kurulayın.Karnıyarık tenceresine önce biberleri yerleştirip üzerine zeytinyağ dökün.Harlı ateşte, arada bir karıştırarak biberler  pörsüyünceye kadar pişirin.Ateşten alıp, servis tabağına dizin.Üzerine domates sosu dökün, soğuk servis edin.

DOMATES SOS İÇİN:
Malzemeler:
3-4 tane orta boy domates
1-2 diş sarımsak
2-3 yemek kaşığı zeytinyağ

Hazırlanması:
Domateslerin kabuklarını soyup küp küp doğrayın,sarımsakları da
ince ince doğrayıp domateslere ilave edin.Sos hazırlayacağınız tencereye zeytinyağını ekleyin,Küçük doğradığınız sarımsakları ekleyin.1-2 dakika sonra küp doğradığınız domatesi ilave edin.Domatesin suyu, yoğunlaştığı zaman ateşten alın. kızartmanın üzerine serin,soğuk servis edin.
Afiyet Olsun...

14 Aralık 2013 Cumartesi

ÇİKOLATALI SÜRPRİZ KEKLER

Herkese sağlıklı,huzurlu,mutlu hafta sonları dilerim.Eskiden hazırladığımız keklerin içine her zaman yoğurt eklerdik:).Tümay'ımda reçeteyi görüp hatırlayınca, hemen hazırlamak istedim:).Üstelik içinde çikolatası da vardı.Hepinizin bildiği klasik kek gibi görünse de, içinde sakladığı enfes çikolata lezzeti kek'i  muhteşem kılıyor arkadaşlar.Sadece ılık olarak  tüketirseniz,eriyen  çikolata akışkanlığına devam ediyor veya benim gibi keklerin içini Nutella ile doldurursanız, kek soğuduğu
zaman da içindeki çikolata katılaşmıyor.Şimdi, hangi çeşit çikolata kullanacaksınız? tercih sizin:)
Görüşmek üzere,sevgiyle kalın...

Malzemeler:
4 tane yumurta
1 su bardağı toz şeker
1/2 su bardağı sıvıyağ
1/2 su  bardağı yoğurt
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
25 gr kakao
2 su bardağı un
12 tane küp çikolata veya
Nutella

Hazırlanması:
Öncelikle tüm malzemelerinizin oda ısısında olmasına  özen gösterin.Yumurta ile şekeri beyazlaşıncaya  kadar mikserle çırpın.Önce  sıvıyağ ve yoğurdu ekleyip çıpmaya devam edin.Ardından  un,vanilya,kabartma tozunu karışıma eleyin ve kakaoyu da ilave edin ,kek hamuru
toparlanıncaya kadar çırpın.Bu aşamada çıpma işini uzatmayın,kek hamurunuz kabarıklığını kaybetmesin.Tasın kenarlarında karışmamışun varsa spatula ile karıştırıp toparlayın.
Muffin kağıtlarınızı,kalıbın içine yerleştirin.Her kalıbın içine 1,5 yemek kaşığı kek hamuru doldurun
üzerine bir küp çikolata veya bir tatlı kaşığı nutella yerleştirin, tekrar çikolatanın üzerini kek hamuru ile kapatın.Önceden  ısıtılmış 170 derecedeki fırında pişirin.Ilık servis edin.
Afiyet Olsun...
NOT:
Orjinal tarifte 2 tatlı kaşığı kakao vardı ben ise 25 gr kakao kullandım fakat un miktarını 2 yemek kaşığı kadar azalttım.Yani iki su bardağı unun içinden iki yemek kaşığı unu çıkardım.
Çikolata olarak; %70-80 kakao içeren Eti karam ,bitter çikolata ve Nutella kullandım.

12 Aralık 2013 Perşembe

FIRINDA DOMATES SOSLU SEBZE KIZARTMASI

Sebze kızartmasını sevmeyen olduğunu hiç sanmıyorum...Şöyle yazarsam, çok daha doğru olacak sanıyorum:) benim çevremde, sevmeyenini görmedim,duymadım:)pekii,neden en lezzetli şeylerin  hepsi sağlıksız oluyor:)Hem sağlıklı,hem lezzetli olanlar ise bir elin parmak sayısını geçmeyecek kadar az  biliyorum.Uzun zamandır ailemi mümkün olduğunca,sağlıklı beslemeye
 çalışıyorum arada kaçaklar elbette oluyor, onlar sayılmaz:))çok sevdiğimiz lezzetlerin daha sağlıklı alternatifleri varsa mutlaka o reçeteleri alışkanlık haline getiriyorum.İşte daha önce" Domates Soslu Kızartma" ve " Soğanlı Domates Soslu Sebzeler" hazırlamıştım.Şimdi ise aynı lezzeti fırında kızartarak hazırladım,sizi temin ederim ki ,yağda kızarmışından hiç bir farkı yok mutlaka deneyin sizde vazgeçemeyeceksiniz.Aslında ne kadar sebze kullanacağınızın önemi yok fakat ben kullandığım ölçüleri yazayım ki bilenlere ölçü olsun ,bilmeyenler de aynen uygulasın:) 
Tarife geçmeden önce,umduğunuz güzelliklerle karşılaşmanız dileğiyle,görüşmek üzere...
 
Malzemeler:
 
3 tane orta boy patates
8-10 tane çarliston ve sivri biber
1 tane orta boy kabak
3 tane patlıcan 
1/2 çay bardağı zeytinyağ(en küçük çay bardağından)
 
Hazırlanması:
Tüm sebzelerin  kabuklarını ayıkladıktan sonra orta büyüklükte  küp küp kesin büyükçe  bir tasın içine dökün (sadece ,patlıcanı alaca soyup üzerine çok az tuz serpin 5-10 dakika bekleme süresinden sonra avucunuzda sıkarak acı suyunu atın)tüm sebzelerin üzerine ,zeytinyağını ve tuzu ilave edin karıştırın.Aşağıda fotoğrafını gördüğünüz gibi..pişirme kağıdı serilmiş tepsinin içine tüm sebzeleri serin.Önceden ısıtılmış 200 derecedeki fırında pişmeye bırakın.Arada  1-2 defa fırının kapağını açıp tepsideki sebzeleri karıştırın.Patatesler kızardığı zaman tepsiyi fırından alabilirsiniz.Servis edeceğiniz tabağa alıp ,üzerine domates sosunu dökebilirsiniz.
 
DOMATES  SOS  İÇİN:
Malzemeler:
3-4 tane orta boy domates
1-2 diş sarımsak
2-3 yemek kaşığı zeytinyağ
 
Hazırlanması:
Domateslerin kabuklarını soyup küp küp doğrayın,sarımsakları da ince ince doğrayıp
domateslere ilave edin.Sos hazırlayacağınız tencereye zeytinyağını ekleyin,Küçük doğradığınız sarımsakları ekleyin.1-2 dakika sonra küp doğradığınız domatesi ilave edin.Domatesin suyu, yoğunlaştığı zaman ateşten alın. kızartmanın üzerine serin,soğuk servis edin.
Afiyet Olsun...
 

11 Aralık 2013 Çarşamba

BALKABAK ÇORBASI

Bir çorba çeşitini denemek için bir yıl beklenir mi,ben bekledim örneğin:)
ya şekerli olursa bitiremezsek diye endişe):halbuki hava soğuk, paylaş konu komşuyla onlarında fikrini al değil mi?:)aynen yazdığım gibi yaptım arkadaşlar,endişelenecek hiçbir şey yok ,enfes bir çorba oluyor arada değişik lezzetler  güzel oluyor üstelik vitaminli de:)) Kaynağım Tefal Tv. fakat orada tüm sebzeler sotelenmesine rağmen ben kavrulmuş un'u dahil edebilmek için bu yolu seçtim:)Şimdi nasıl hazırlamışım işte tarif...
Malzemeler:
500-600 gr balkabağı
1 orta boy kuru soğan
1 orta boy patates
1 küçük havuç
1 yemek kaşığı tereyağ
1 tatlı kaşığı tepeleme un
5 su bardağı tavuk suyu(içme suyu da olabilir)
1 su bardağı süt
tuz,karabiber

Hazırlanması:
Kabukları soyulmuş balbağını,soğanı,patatesi,havucu iri küpler halinde doğrayın.Üzerine 5 su bardağı su ekleyin ve sebzeler yumşayıncaya kadar pişirin.Sonra el blenderi ile pürüzsüz oluncaya kadar karıştırın.Başka bir tencerede tereyağ ile unu kavurun.Ezimiş balkabağı karışımı ile karıştırıp
kıvamını kendi damak zevkinize göre ayarlayın ,bunun için 1 su bardağı sütü  kullanın.Tuzunu ve karabiberini ilave edip bir taşım kaynattıktan sonra ateşten alın sıcak servis edin.
Afiyet Olsun...
NOT:
Balkabağının  hafif şekerli olduğunu düşünerek, havuçtaki şeker oranı ile katlamamak için  bir tane küçük havuç ilave edin .Havuç sevmezseniz listeden çıkarabilirsiniz benim önerim;vitamin açısından olması yönündedir.
Kaynak Tefal Tv.den fakat  un

9 Aralık 2013 Pazartesi

İŞKEMBE SALATASI

 Tüm takipçilerime ,sağlıklı,huzurlu bir hafta dilerim.Geçen hafta  Yunus Emre şef'in kahvaltısındaydık ,çok güzel bir toplantı oldu, sonraki yazımda,bundan daha uzun bahsedeceğim
Kahvaltı sonrası bir kahve içelim, kahve sohbetsiz olmaz  dedik; gülerim ve  vişnabımla  güne devam ettik:) sohbet demiştik ya,yemek blogger'inin sohbeti ne olabilir ki....elbette yine yemek,yine yemek reçetesi:)ayak üstü bir tarif vişnabım'dan geldi.Şöyle"işkembeyi iyice yıka,biraz suda beklet  temizlensin sonra üzerine çıkacak kadar su ekle iyice pişsin.Soğuduğu zaman sarımsak,sirke ve zeytinyağ ile tatlandır servis et"İşte tarif bu kadar:)Şimdi , bizim gibi işkembenin her halini severseniz ,çok pratik ve lezzetli bu salatayı yıl başı sofralarınızda bir çeşit olması için  öneririm.
Reçeteyi, bir de ilk defa deneyecekler için  yazıyorum:)sevgi ile kalın,görüşmek üzere... 
 
Malzemeler:
 
1/2 kg işkembe (tuzlama kısmından)
2 diş sarımsak
2 yemek kaşığı elma sirkesi
1 yemek kaşığı zeytinyağ
 
Hazırlanması:
İşkembeyi, iyice yıkayıp  bol suyun içinde  yarım saat bırakın,bunu iki kez daha tekrarlayın.
Üzerine çıkacak kadar su doldurup,1çay kaşığı tuz ilavesi ile orta hararetli ateş üzerinde, işkembeler ezilinceye kadar pişmeye bırakın.Süre sonunda  ateşten alın ve tencerenin kapağını açmadan soğutun.
Daha sonra  soğumuş işkembeleri , suyundan süzerek  bir tasın içine alın .Üzerine rendelenmiş sarımsak,sirke ve zeytinyağını ekleyin,isterseniz bir miktar kekik ve pul biber de ilave edebilirsiniz.
Hepsini harmanladıktan sonra servis edeceğiniz tabağa alabilirsiniz.
Afiyet Olsun...
 

5 Aralık 2013 Perşembe

EN İYİ BURGER FATBURGERDE YENİR

 Herkese selamlar sevgiler,evet  arkadaşlar umarım herkesin hayatı yolundadır
 iyisiniz umarım:)ben ise tüm hızımla  hayata devam ediyorum etkinliklere gidiyorum,kendimce mutfakta çalışmalar yapıyorum , yeni projeler üretiyorum fakat  hayata geçirilmeyince hayal kurmuş oluyorum elbette  her alanda bu böyle değilmidir? bir şeyi tasarlarsınız, öğrenci iseniz ders çalışmayı,yeni bir iş kuracaksanız keza öyle,biz bloggerler için de blog güncellemek:))arşive bir sürü fotoğraf yüklemekle veya tarif üretmekle sınırlı değil blogger olmak:) her gün güncel olmak lazım,ama nerde:)Örneğin,Bernamla Fatburgerde buluşalı kaç ay geçti ,ben hala lezzet dolu günü  yazmadım size:)her iyi ve güzel ne varsa yazacağıma söz verdiğim halde:)
Efendim," Fatburger'in Türkiyedeki ilk restoranı Tünel de "açılmış bizde tanışmaya gittik:)meğerse Fatburger, 1952 yılında kurulmuş yani 61 yıldır tarifi hiç değişmeden hamburger yapıyorlarmış.
61 yılda dünya'da nelerin değiştiğini düşünürsek,bir tarifin hiç değişmeden bugün de kullanılıyor olması hatta bu tarifle yapılan hamburgerlerin farklı kıtalarda,şehirlerde "Dünyanın En İyisi"seçilmesine şaşırdım açıkcası:)
Fatburgerin bu başarısı ayrıntılarda gizli şöyle ki...
-Dondurulmuş ürün kullanmamaları.Yani tüm ürünleri sipariş üzerine taze olarak hazırlıyorlar.Zaten Fatburgerin kuruluş yılına baktığımız zaman henüz o tarihte dünyada dondurulmuş ürün kullanımı yok:)tarifleri de  değişmeden geldiğine göre...
-ikincisi ise müzik,yemek ve müzik benim için  çay-simit gibi birbirini tamamlayan ikilidir:)
Soul ve jazz seviyorsanız değmeyin keyfinize:))zira retoranda bu tarzın en güzel örneklerini  keyif içinde dinliyor  bir taraftan Fatburgerlerinizi yiyerek sohbet ediyorsunuz daha ne olsun:)
Ben hala ızgara mantarlı fatburgerin,kızarmış soğan halkalarının ve chili soslu patatesin tadını unutamadım:)Ayrıca.... unutmadan, buraya aileniz ile birlikte özellikle çocuklarınızı gönül rahatlığı ile getirebileceğiniz bir restoran zira ev köftesi doğallığında ve tadındaki burger kesinlikle dana eti ile hazırlanıyor.Çocuk mönüsü ise sadece 12.00 lira,içecekte ise sınır yok:)
Görüşmek üzere sevgi ile kalın...



2 Aralık 2013 Pazartesi

GAGGENAU ,24KİTCHEN VE GABRİELE SPONZA

 Merhabalar,geçen haftalarda Gaggenau mutfağına davetlisiniz
24Kitchen'in popüler şefi Gabriele Sponza ,yılbaşına özel tariflerini paylaşacak şeklinde davet alınca o an sevinç,heycan ve endişe duygularını aynı anda yaşadım:))sevinci,heycanı anladık endişe nedir  diyorsunuz biliyorum:)Şefimizin adı gabriel olunca eyvah yine yabancı dil sorunu dedim:)Sabah erken saatte gülerimle Gaggenau'nun Sapphire Showroomu'ndaki mutfağına ulaştığımızda, Gaggenau ekibi, Gabriel şef bizi karşıladı ,emin olun Gabriel şef ,harika Türkçe konuşuyordu,çok espiriliydi,lezzetleri hazırlamasını keyifle izledik aynı zamanda sorduğumuz sorularla bilgilendik:)Gagenau'nun nazik ekibi  tarafından muhteşem ağırlandık,kendimizi çok özel hissettirdiler buradan tekrar çok teşekkür ederim.Gabriel şef  bizlere "Tel kadayıfa Sarılı Kuzu Bonfilesi"ve"Tarçınlı ,Zencefilli Kurabiye" hazırlamadan önce  Gaggenau hakkında çok güzel bilgiler verildi, bu arada biz bloggerlara "çivi hediye edildi"espirisi şuydu;
Gaggenau’dan 330. yaşı anısına bloggerlara “çivi” hediyesi

Bugün dünyada 330. yaşını kutlayan benzersiz bir marka olan Gaggenau’nun tarihi 330 yıl önceye dayanıyor. 1683 yılında Margrave Ludwig Wilhelm Von Baden tarafından dövme demir ve çivi üreten bir işletme olarak kurulan Gaggenau, tarım makineleri üretimi, demir yolları yapımı derken, 1879 yılında ürettiği ilk gazlı ocaklarla mutfaklarda devrim yaratmayı başarıyor. Bugün, ürünlerini 5 kıtada, 50 ülkedeki tüketicilerine sunan Gaggenau, ürünleriyle adeta bir hayat tarzı yaratmış 330 yaşında bir marka. Gaggenau, Gabriele Sponza ile mutfak buluşmasına katılan bloggerlara, her şeyin bir çivi ile başladığı günlerin anısına “çivi” hediye etti. Gaggenau çivisinin tepesinde, kurulduğu yıl olan “1683” yazıyor. 
  Ardından Gabriele şef bize harika iki lezzet hazırladı, biz lezzetleri çok sevdik  hem sizlerin hazırlaması hemde arşivde kalması için reçeteleri vermek isterim...

Tarçınlı, zencefilli cookie:

 
Malzemeler:

280 gr çok amaçlı un

4 gr öğütülmüş zencefil

5 gr kabartma tozu

2 gr öğütülmüş tarçın

1 gr öğütülmüş karanfil

2 gr tuz

165 gr yumuşatılmış margarin

200 gr beyaz toz şeker

1 yumurta

15 ml su

60 ml pekmez

25 gr beyaz toz şeker (ayrıca kullanılacak)


Yapılışı:

Fırını önceden 175 derecede ısıtın. Unu, zencefili, kabartma tozunu, tarçını, karanfili ve tuzu bir kabın içine koyarak kenara ayırın. Büyük bir kabın içinde margarin ve bir bardak şekeri kabarıncaya kadar çırpın. Yumurtayı içine kırıp ardından suyu ve pekmezi ekleyin.  Yavaş yavaş önceden ayırdığınız malzemeleri hazırladığınız karışıma ekleyin. Hamuru orta boy ceviz büyüklüğünde iki yemek kaşığı şeker ile birlikte yuvarlayınız. Yuvarladığınız hamurları yağlı fırın kağıdının üzerine aralarında mesafe bırakacak şekilde dizin. 8-10 dakika kadar önceden ısıtılmış fırında pişirin. Fırından çıkardıktan sonra başka bir tabağa almadan önce 5 dakika kadar soğuması için yağlı pişirme kağıdında bekletin.

 
Gaggenau mutfağında zencefilli kurabiyelerin pişmesini beklerken aletlere hayran kaldım:)böyle bir mutfaga umarım bir gün bende sahip olurum:))
Üstün kaliteli ev aletleri üreticisi Gaggenau, “Made in Germany” teknolojisi ve tasarımı ile inovasyonda bir liderdir. Defalarca uluslararası ödüller alan ürünleri ile özel mutfak alanında sürekli yeni devrimler yaratan şirket, 300 yılı aşkın geçmişiyle öne çıkmaktadır. Şirketin başarısı, teknolojik açıdan ilerleme ve işlevsellikle kombine edilen net bir tasarım dili temeline dayanmaktadır. 1995 yılından bu yana BSH Bosch ve Siemens Hausgeräte GmbH Münih’in bir iştiraki olarak faaliyet gösteren Gaggenau, bugün, 50'yi aşkın ülkenin metropollerinde, amiral gemisi galerileriyle temsil edilmektedir. Şirket, 2011 yılında, 170 milyon Avro’nun üzerinde bir ciro elde etmiştir...
 
Tel Kadayıfa Sarılı Kuzu Bonfilesi:

 

Malzemeler:

7 adet kuzu bonfile

2 su bardağı tel kadayıf

1 yarım çay bardağı pekmez

1 yarım çay bardağı nar ekşisi

2 dal biberiye

2 diş sarımsak

1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı çekilmemiş karabiber tanesi
 
Yapılışı:
Sarımsakları çok ince doğrayın ve nar ekşisi ve pekmez ile karıştırıp bir sos hazırlayın. Bonfileleri bu sosa batırın ve bir tavada her iki tarafını da 1 dakika pişirin. Bonfileye ince kıyılmış biberiye serpiştirin ve tel kadayıfa sarıp kızartın.
 
 
24Kitchen Türkiye'nin 24 saat yayın yapan ilk yemek kanalı.Gabriele sponza sevilen şeflerinden biri:)
İçeriği, aşçıları, grafikleri, tarzı ile son derece modern bir kanal olan 24Kitchen, tarihçesinden hazırlanma şekillerine kadar yemekle ilgili her konuda çok özel programlar yayınlamaktadır. Fox Channels Benelux ve Jan Dekker Holding tarafından geliştirilen 24Kitchen, lokal ve global program içeriğiyle, izleyiciyi hem eğlendirmeyi hem de iyi ve kaliteli yemek konusunda bilgilendirmeyi hedeflemektedir. Halihazırda Hollanda ve Portekiz’de yayınlanmakta olan 24Kitchen, 2013’te birçok pazarda yayına çıkmaya hazırlanmaktadır

Benim için,  bir taraftan bilgilenirken bir taraftan keyifli geçen gün için katkıları olan herkese çok teşekkür ederim.Sevgiyle Kalın,görüşmek üzere...

1 Aralık 2013 Pazar

FIRINDA PEYNİRLİ EKMEKLER

 Hafta sonunda hazırlanacak bir lezzet gibi dursa da ,evden çıkmak istemediğimiz
 günlerin ikindi kahvaltısı oluverir bazen " Fırında Peynirli Ekmekler " bu reçeteyi bilmeyen ,şimdiye kadar hazırmayan yoktur belki de:) fakat öğrencileri,mutfakla hiç tanışmamış yeni evlileri  veya  bilenlere hatırlatma babında arşivimde bulunsun istedim:)daha önce  bu tarifime yakın yine çok popüler olan "Yumurtalı Kızarmış Ekmeklerim" vede "Omlet tariflerime" de bakabilirsiniz.
Sevgi ile kalın,görüşmek üzere...
 
Malzemeler:
1 tane ekmek
250 gr beyaz peynir
2 tane yumurta
10-12 dal maydanoz
tereyağ veya margarin
 
Hazırlanması:
Ekmeği ,orta kalınlıkta dilimleyin veya önceden dilimlenmiş bayat ekmekleriniz de
olur elbette.Ekmeklerin üzerine ince bir tabaka tereyağ sürün.Daha sonra çatalla ezilmiş peynirin içine ince kıyılmış maydanoz ve yumurtaları kırın, karıştırın.Ekmeklerin üzerine,peynirli karışımı yeterince paylaştırın.Fırın tepsisine  peynirli ekmeklerinizi dizin.Fırının ızgarasını yakın  ve ekmeklerin üzeri kızarıncaya kadar pişirin.Sıcak servis edin.
Afiyet Olsun...
NOT:
Fırına sürdüğünüz ekmeklerin başından ayrılmayın çok çabuk pişiyorlar.